"Şapka düştü, kel göründü"
Hazırlık maçlarında başlayarak, lig ve uefa ön eleme tur maçlarında takımımızı gördük...hiç birimiz ne oynanan futboldan tatmin olduk, ne teknik kadronun kararlarından, ne de mücadeleci takım beklentimizden...bizler gibi yönetimimizinde tatmin olmadığını düşünüyorum...
Daumun, "72 Tuncay" takıntısını hatırlamayanız yoktur sanırım...adam çok uzunca bir süre Tuncayı hep yedek soyundurdu ve maçın durumu ne olursa olsun Tuncayı 72. dakikada oyuna alırdı...
Daum tribünlere oynuyor, ama hangi tribünlere? onun tribünü, şeref tribünü, yani yönetim...sayın Daum, konuşmalarına göreve geldikten sonra, uzunca bir süre sayın başkan Aziz Yıldırım diye başladı, teşekkür etti, katkılarından bahsetti falan...sonra muhtemelen ikaz gördü ve kendisine "bu kadar yalakalık yeter" dendi herhalde ki, artık kullanmıyor veya ben son dönemde kaçırdım...
Yine Daum tribünlere oynuyor, nasıl mı? Türk halkının sempatisini kazanmak için bizim toplum olarak hassas olduğumuz konulara değinerek...eeeee medyamız içinde bulunmaz haber kaynağı...ve sonuç Daum bizden biri...İstiklal marşı okuyor her maç öncesi bizimle beraber...ama ne hikmetse dudak hareketleri senelerden beri bir türlü söylenen marşla tutmadı...yinede sempati duyuyoruz kendisine ve söylediğini şov yapmadığını kabul ediyoruz...
Daum tribünlere oynuyor, peki bu tribünün adı ne? Bu tribünün adı PARA; Napolyonun tabiri ile "para para para" belki bir daha göremeyeceği miktarda paralar alıyor bizden...peki ne verecek bize aldığı bu paraların karşılığında? çok iyimser tahminim, bir ihtimal lig şampiyonluğu...ve Türk insanın bununla tatmin olduğunu görmüş uyanık Germen...
Daum tribünlere oynuyor, meslektaşları ve futbol camiasına iyi görünme tribünü bunun adı da...Milli maç öncesi, milli takımın başındaki, ve adını burada zikretmek istemediğim şahsa ve ekibine methiyeler düzerek...bu tavrı ile kendisine karşı bir cephe oluşturmamak için bu tribünlere oynuyor...futbol camiası içinde sempati ve saygınlık kazanmak için oynuyor bu tribüne...
Premier Lig gol kralını, en hayati önem taşıyan, şampiyonluk maçımızda sahaya yedek sürerek moral olarak bitiren bu adam değil mi?
Semih Şnetürk gibi, herkesin üzerinde uzlaştığı, kendisini ispat etmiş bir gol makinasına bu mesafeli duruşu yapan bu adam değil mi? bütün stad 55. dakikadan itibaren Semih Şentürk diye bağırırken, durum1-2 olunca oyuna sokan bu adam değil mi?
Mehmet Topuz gibi mücadele eden ve birazda saha içi çirkefliğe müsait yapıda olan, elindeki bu değere sırf, aldığı ücret ve popüleritesinden ötürü başkaca hiç bir problem olmamasına rağmen, mesafeli davranan bu adam değil mi?
Rakipler artık bizi çözdü, önlemlerini çok rahat alıyorlar, Alexin başına bir adam, maçın birinci dakikasından itibaren yakın markaj ve biraz da tatlı sert press, zaten mücadele yeteneği sıfır olan bu futbolcunun bitmesi ve sayın Daumun buna seyircisi kalması, önlemini almaması ne ile izah edilebilir?
Dünkü maçta, Gökhan Gönül yediğimiz birinci golden yaklaşık 5 dakika önce falan sakatlandı, tv de bu görüldü mü bilemiyorum ama, çocuk sekmeye ve saha içinde durmaya başlamıştı...bunu göremeyip, saha kenarına çağırıp, kısa süreli tedavisini yapmayıp, Gökhanın gol dakikasında uzun süreli sakatlanmasına seyirci kalan ve 10 kişi kaldığımız bu anda gol yememize seyirci kalan da bu Daum dan başkası değil...
Özer Hurmacıyı bu platformda kaç senedir takip ediyoruz arkadaşlar? Ankaraspora gitmeden önceden buradan yönetime seslenip, böyle bir değer var, bunu alalım demedik mi? er veya geç aldığımız bu futbolcu, gelecek 10 yılda Türk futboluna damgasını vuracak derken, diye düşünürken veya kendimizi avuturken, bu sayın Dauma, bu konuyu anlatacak ve bize Kazım - Deivid eziyeti çektirmeye sonlandıracak bir ALLAH'ın kulu yok mudur?
Ve bu yazdıklarım uzatılabilir, yazının da daha fazla sizleri sıkmaması için burada satırlarıma, yapmış olduğum bu tespitlerle son veriyorum. Çözüm konusunda ise çokta iyimser olmadığımı ifade ediyor, hepinize saygılarımı sunuyorum...
Tevfik ÇELİK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder