24 Aralık 2009 Perşembe

Bindiğin Geminin Kaptanının Sevdiği Türküyü Mırıldanmak (Bakış Açısı)

Yıl: 2020
Ay: Ocak
Yer: Kıbrıs - (..... Otel)
Konu: Şef ve Bölge Müdürleri Toplantısı -Edt hakkında
Toplantıyı Yapan: A. A. (Genel Müdür Yardımcısı)

2019 yılının değerlendirildiği, yıl sonu toplantısı 3 gün sürdü. Bu süre zarfında uzak bölgelerde birbirini görme imkanı bulamayan mesai arkadaşları hasbihal etme fırsatı buldular ve özlem giderdiler. Toplantı haricindeki zamanlarda ise sosyal aktiviteler ile birbirleri ile hoşça vakit geçirdiler.

Toplantı içeriği ve konuşulan konular, toplantının üçüncü pazar günü öğleden önce kapanış konuşması ve temenniler ile sona erdi ve odaları boşaltma işlemlerine geçildi.

İşte bu esnada şirketimizin satış operasyondan sorumlu genel müdür yardımcısı A.A. bey, şefler ve bölge müdürleri ile ayrı bir toplantı yapmak istediğini süresini de 1 (bir) saat ile sınırlandırdığını söyledi. Verilen talimat uyarınca, ilgili herkes gibi bende adı geçen toplantının yapılacağı salonda belirtilen saatte yerimi aldım.

Toplantıya genel müdür danışmanı D.B. beyde katılmıştı ve toplantıyı A. bey gelmeden kendisi başlattı. Genel olarak, geçmişden ve patronumuz M.K. bey ile olan anılarından bahsetti. İşimizin daha iyi olması için distribütörleri hoş tutmamız gerektiğini ima yollu anlattı. Ve sözde 1 saatle sınırlı olan toplantının 45 dakikalık kısmını işgal etmiş oldu.

D.B.. bey bu kadar uzun konuşunca, A.A. beyde toplantı süresini uzatmak zorunda kaldı. Ve kendi anlatımına geçti. Şirketin o güne kadar unutmuş olduğu edt kanalı ile ilgili rakamsal veriler verdi, alınacak çok yol olduğunu bu veriler eşliğinde bizlere anlattı. 2020 yılında bu kanala fokuslanılacağını ve bu prensiplerde hareket etmeyen arkadaşlar ile yola devam etmeyeceğini ifade etti. Ve bütün bunları anlatırken de konuşmasını deyimler ve özdeyişler ile süsledi. Ama öyle bir ifadesi vardı ki, ben duyduğum anda bir şok geçirdim.

Peki neydi bu ifade; "Bindiğin geminin kaptanının sevdiği türküyü mırıldanacaksın" arkadaş!

İlk şoku atlattıktan ve kendisinin cümlesi bittikten sonra, dayanamayıp sözü aldım ve;
"yani A. bey, kısaca siz bize yalakalık yapın mı diyorsunuz?" dedim. Ve ortamda buz gibi bir hava ile beraber kısa süreli esas şok yaşandı.

-A. bey, "arkadaşlar, benim anlattıklarımdan siz Tevfik beyin çıkardığı sonucu mu algıladınız? eğer sizlerde böyle algılamış iseniz beni yanlış anladınız" dedi...

Koca salondan bir Allahın kulu da çıkıp birşey söylemedi. Ama ben durur muyum?

-"A. bey, toplantı başlangıcından itibaren tüm söylediklerinizi not aldım, bakın neler demişsiniz diyerek kısaca bir özet ile yine kendisinin sarfetttiği gittiğin yerde güzellikler bulmak istiyorsan, güzellikleri de beraberinde götüreceksin ve haklı olmak değil, haklı kalmak önemlidir deyişleri" ile sözlerimi tamamladım.

Ve tabi haliyle, tüm bu ifadelerin sonrasında A. bey hitabetinde ki farkı ile olayı çokta kronikleşmeden ve uzatmadan kapattı.

Bir yıl sonu toplantısı daha bu minvalde sonuçlanmış ve şirket üst yönetiminin personelinden olan beklentisini birinci ağızdan öğrenmiş olduk. Bu beklentiyi de profesyonel hayatın gerekleri diye yorumladık. Yani en iyi yalayan kariyer yapar.

Nice güzel günlere sağlık, mutluluk ve huzurla.

Tevfik ÇELİK

1 yorum:

Tevfik ÇELİK dedi ki...

Sevgili Volkan,

Her birimiz çok zor bir hayat mücadelesinin içindeyiz.

Günlük hayat içinde karşılaştığımız zorluklarda öylesine çetin ve öylesine çeşitli ki, her daim uyanık olmak zorundayız...

İşte bu nedenle, bazı yaşananları unutmamak adına, gelecekte aynı şeyleri tekrarlamamak adına ve dinamik olabilmek adına bu gibi hususları yazmayı tercih ediyorum...

İlgin beni ziyaedesi ile mutlu ediyor...bunu özellikle ifade etmek istedim.

Saygılarımla...

Tevfik ÇELİK